TUANA VE BEN

·       Markete doğru inerken şirin bir kız çocuğu arkamdan “dede” diye çağırıyor. Üç yaşlarındaki tatlı kız yaklaşıyor.

·       “Dedemi tanıyor musun?” diyor.

·       “Deden kim?” diyorum.

·       Dedesinin adını söylüyor, sormadan; “ben onun torunuyum,” diyor.

·       Yine öğle üzeri cami yolunda tatlı kız (Tuana) ile karşılaştım. Durgundu. Nedeni, başını balkondan uzatan bir kadın tarafından azarlanmış olmasıydı. Kadının çocuklarını (erkek ve kendinden büyük olmasına rağmen) taciz etmiş, onlara küfretmiş.

·       Dönüşte Tuana’yı göremedim. Merdivenlerden sesler geliyordu. Beni gören bir kız çocuğu ‘Tuana, deden geldi’ diye seslendi. Nerde var, nerde yok, Tauna ‘dedeşko’ diye bacaklarıma sarıldı.

  

·       21 Haziran

     ÖĞLEYE DOĞRU

·       On gün önceki kız çocuğu aynı yerde beni çeviriyor. Yine “dede” diyor.

·       “Sen kimsin” diyorum. “Söyledim ya, sen dedemin arkadaşısın, ben de D. Diyor.”(Kızın adı; (D) ile başlayan bir isimdi ama şu an adını çıkaramadım.)

  ÖĞLE SONRASI

·       Şimdi hatırladım, ismi Tuana idi. Fakat kendi ismini sanki D ile söylüyor.

·       İşte Tuana (cennet yağmurunun damlası)

·       Gökte ararken cami yolunda bulduğum kız

·       Beni görünce 'dede' diye bağırır

·       O beni çok sever, ben de onu

------------------------------

  AÇIKLAMA I.

·       Tuana: “Cennete düşen ilk yağmur damlası” manasına geldiği bazı iletişim araçlarında yazılı olmasına rağmen hiçbir kaynakta bunun doğruluğu tespit edilememiştir. Fakat Türk Dil Kurumu’nun Kişi Adları Sözlüğü’nde belirtildiğine göre “güçlü, kuvvetli” anlamına gelen Farsça TUVANA ismi bulunmaktadır.

·       Milli Eğitim Bakanlığı tarafından bastırılan Farsça-Türkçe Lûgat’ta ise “güçlü-kuvvetli” anlamına gelen bu ismin orijinali TEVÂNÂ ve TÂVÂNÂ olarak yer almaktadır.

·       Türkçe’ye TUANA olarak geçen kelime büyük ihtimalle bu olmalıdır.

  AÇIKLAMA II.

·       Tuana’nın fotoğrafını beğenenler: H'ulusi G'üleşci Mehmet Nacar Üzeyir Temizel Necdet G'üleşci Adil Kuzucu Hüseyin Burak Us Ahmet Seyithanoğlu Hanifi Yılmaz Emin Kahveci Şaban Cantürk Emre Yusuf Güvercin Faruk Uysal Hüseyin Gök Fatih Balbaba Mehmet Ali Alci Muhammed Erdem Demir Ömer Ekrem Özbay Süleyman Keçeoğlu Elif Candan Demir  Ramazan Kasap  Mehmet Nacar  Yusuf Yıldız