Bu Blogda Ara

29 Aralık 2011 Perşembe

ŞAZİBEY CAMİİ VE ARKADAŞIM


19 EKİM
zeytin ağacı ile ilgili görsel sonucuOsmanlı Mimarisinden bahsediyoruz arkadaşım Alaeddin'le. İlahiyatçı olması konuya benden fazla yakın olduğunu göstermiyor.


Arkadaşım diyor ki; İnşası tamamlanan camide üç unsur aranır. Bunlar, caminin yanında olur.



1- Mezar. Mezar genellikle caminin banisine aittir. Caminin bahçesine, görünebilecek bir yere gömülür. 

Sebebi : İnsanların ölümü hatırlaması içindir.


2- Açık toprak. 

Nedeni: İnsanlar topraktan geldi ve gidişi toprağadır.


3- Bahçede çınar ağacı. 

Özelliği: Gölgesi dinlendiricidir. Hafif bir esintide yapraklarının hışırtısı insan ruhuna huzur verir. Yapraklar, sesi dışarı vermezler. Dışarıdan gelen sesi de içeri almazlar.

Arkadaşımla fikir alış verişimiz burada bitmiyor elbette. O, bana bir soru soruyor. “Ulu camini banisi kim?”


Ben cevap veriyorum :


“Alaüddevle olduğu söylenir.”


“Alaüddevle’nin türbesi nere, Ulu cami nere?”


“Peki neden Ulu camide türbe yok? Var da biz bilmiyor muyuz?”


“Şazibey’de türbe var.” diyorum ben.*


Ulu caminin önündeki bahçe önceleri halka açıktı. Şimdi değil. Neden?


------------------


Dünyada, insanlar bir göçmen kuş, yüreği yaralı, yavrusu şu veya bu yollardan alınmış bir göçmen kuştur.


• Burada fikir alış/verişimiz tartışmaya dönüşüyor. Bilmiyorum. Bu tartışmaya gerek var mıydı? Vardı… Ben, türbede birden fazla kişinin uyuduğunu söylüyorum, arkadaşım bir kişinin… Yanılmıyorsam iki. Bunları yazarken bile gözlerimi uzatıyorum. Tüm çıplaklığıyla Şazibey Camii bahçesindeki üç mezar (küçük türbe) gözlerimde canlanıyor. Kimi yaşlı adamların musluklara doğru ilerlediklerini görüyorum. Yeni bir namaz başlangıcının yakın olduğunu hatırlatan ihtiyarlar bunlar. Sonra beyaz saclı ve sakallı bir ihtiyar geliyor ve selam verdikten sonra geçiyor önümüzden. Daha başka şeyler hatırlamak kabil oluyor ihtiyarın sakin bakışlarında: Ölüm.



• Başka biri, türbedeki çimleri suluyor. Kafese alınmış türbe, yeşillikler ve doyulası çiçekler. İmam: Yıllar önce diktiğine şahit olduğum avludaki çimleri suluyor. Bize doğru geliyor. Tanıdık biri. Küçük torununun getirdiği firikten bize de veriyor. “mısır’lı komutan Maraş’a vali tayin oluyor. Camiyi yaptırıyor ve burada uyuyanlar hakkında bilgi veriyor.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder